HATIRLAYABİLDİGİM KADARIYLA BAZI “UYGUNSUZ” Konulara hep samimi bir merak duydum ve bunu da dile getirdim. En içten sorularımın başka insanları benden yavaş yavaş uzaklaşbrdığı dikkatimi çekti. Yine de, iyiliğimi düşünerek, biraz fazla analitik olduğunu söyleyebilirsiniz. Albncı sınıftayken yanımda oturan kızın kulağına eğilerek “penisim kalkbğında bir hançerden ziyade palaya benziyor. Kesinlikle bir deformasyon söz konusu olmalı. Öyle ya, senin gibi bir dişiye girebilmek için penisin benimkisi gibi kırkbeş derece bir açıyla yaklaşmak yerine, doğrudan doğruya vajinanın içine girmesi gerekmez mi?,” diye fısıldayarak sorduğumda kızın eli ayağına dolaşmışb. Zamanla dilimi tutmayı öğrendim. Yine de müstehcen bir zihin bir kere canlanmaya görsün, bir daha dur durak bilmiyor. Oldukça ağır adımlarla bazı çok gerekli sosyal becerileri kazandıkça, kendimi giderek bilim dünyasının, hiçbir şeyin kutsal, hiçbir sorunun abuk sabuk görülmediği veya çizgiyi aşmadığı Uaboratuvar için ahlaki malzeme olmasa bile, en azından tartışma anlamında) bir dünyanın çekiciliğine kapıldığımı hissettim; ve bu dünya, örneğin, anal yoldan birleşmeyi tercih eden insanların, bunu son derece itici bulan kişilerden farklı bir anal-genital anatomiye sahip olup JESSE BERING 1 PENİSİN ŞEKLİ NEDEN ÖYLE? 1 13 14 1 BERING 1 PENİSİN ŞEKLİ NEDEN ÖYLE? olamayacağını sorduğumda bana kafadan bacaklıymışım gibi bakmayacak benzer zihin yapısına sahip insanların var olduğunu keşfettiğim bir dünyaydı. Bundan söz ederken, (erkek üreme organlarına aşırı kafa yormamdan da açıkça görülebileceği gibi) çocukluk yıllarımda bana doğru dürüst açıklanmayan ve hiç kuşkusuz dünya görüşümü biçimlendiren çok önemli bir şeyi daha eklemem gerekiyor. Ben eşcinselim. Hem de fena eşcinsel. Bu su götürmez gerçek, durumdan haberi bile olmayan “kız arkadaşları” ellemek ve öpmek de dahil ergenlik yıllarımdaki sayısız tecrübeyle sabitti; bu kızlar, gerçekten hoş bir fiziğe ve harika kişiliğe sahip olmalarına karşın, bana (ancak) parıl parıl parlayan bembeyaz dişleri olan kalın bir dilim jambon kadar çekici geliyorlardı. Bu, yemin ederim, milli olmamanın getirdiği bir gerginlik değildi; pipimi, kızlar tam anlamıyla katatonik bir duruma sokarken, erkek çocuklar, çok uzaktan bile, daha önce sözünü ettiğim o tuhaf kırk beş derecelik açıya getiriyordu. Dolayısıyla, başından açıkça söyleyeyim: çok çeşitli evrim teorilerine eğilim gösteren ateist, eşcinsel bir psikoloğun perspektifine sahibim. Yine de, kendi kişisel kanaatlerimi kesinlikle saklamaya falan kalkmasam da, politik biri değilim. Sizden bütün istediğim, en azından birkaç deneme okuyuncaya kadar yargılarınızı dizginlemeye çalışmanız. Sadece arkanıza yaslanın, pantolonunuzun düğmelerini açın ve her ne şekilde olursa olsun keyfinize bakın. Bir bardak Chardonnay şarabıyla da rahatlayabilirsiniz. Ve düşünün. En azından işin bu kısmını sizin için kolaylaştıracağımı umuyorum. Sizden çılgınca fışkıran penisiniz, sulanan kukunuz ve kendi korkularınız, önyargılarınız, fetişleriniz UYGUNSUZLUGA DAVET 1 15 ve arzularınız hakkında bir şeyler öğrenmekten keyif almanızı istiyorum. Bu dünyada kesinlikle çok fazla da olsa farklılıklarımıza rağmen, hepimizin ortak bir yanı var: insanız. Laf olsun diye sansasyon yaratma heveslisi değilim; gelgelelim, bana gelen soruların birçoğu, tanımı itibarıyla oldukça sansasyonel. Oysa, bu sorulara yeterince yakından bakacak olursanız, çoğunlukla nasıl da en iç gıcıklayıcı konuların daha derin felsefi soruları ortaya çıkarabildiklerini ve daha önemli meseleleri su yüzüne çıkardıklarını fark edeceksiniz. Sözgelimi, zoofiller hakkında okurken, siz de kendinizi, benim gibi, düşünmeden kapıldığınız ahlaki cinsel tiksinme duygunuzu sorgularken bulacaksınız; kasık tüylerinin veya sivilcenin evrimine göz atmak diğer maymunlarla olan yakın genetik ilişkimizi gösteriyor; mastürbasyon fantezileri bizi hayvanlar krallığında benzersiz kılan şeyi gözler önüne seriyor ve ayak fetişistleri yetişkin olarak bizi tahrik eden şeylerin sürekli olarak nasıl da çocukluğun çoğunlukla masum deneyimlerinden kaynaklandığını gözler önüne seriyorlar. İster dişilerin ejakülasyonunu, ister altı aylık çocukta beklenmedik şekilde biten kasık tüylerini, ister eşcinsellerin tuhaf şekilde kendinden geçirdiği kadınların psikolojisini inceleyeyim, her zaman ve öncelikle iyi bir bilim insanı olmaya çalışıyorum. Bu denemelerin çoğu ilk olarak bir şekilde Scientifi.c American ve Slate dergilerindeki köşelerimde yayınlandıklarından ve bu nedenle belli bir konunun en ilginç boyutlarını irdelediklerinden, her meseleyi bütün yönleriyle ve karşıt görüşlerle birlikte ele alamıyorum. Yine de, daha fazla şey öğrenmek istediğiniz konularda sizi başka kitaplar da okumaya teşvik etmek ve bu yolda devam etmenize yardımcı olmak amacıyla kitabın sonuna notlar ekledim. 16 1 BERING 1 PENİSİN ŞEKLİ NEDEN ÖYLE? Bu yüzden, lütfen densizliğimde bana yoldaş olun. Lütfen, kendimizi okul hayatının ‘bazı şeylerin anlatılmaması daha uygun’ şeklindeki mantığına kaptırmayalım. Bu kimbilir ne kadar sıkıcıdır. Sizi, benimle birlikte bir bilimsel keşif yolculuğuna çıkmaya davet ediyorum. Kitabı istediğiniz zaman okuyabilir, istediğiniz zaman elinizden bırakabilir veya denemeleri sıra gözetmeden okuyabilirsiniz. Denemelerin her biri müstakildir. Yine de adımlarınıza dikkat edin; kaygan bir zemin söz konusu. Metnin havası genelde hafif de olsa, tamamen keyiften ve oyundan ibaret olmayacak. Bu antolojiye eklediğim bazı denemeler -örneğin intihara eğilimli birinin zihniyetine tam anlamıyla yakın bir bakış da dahil- gerçekten iç karartıcı diyebilirim. Sözkonusu metni, son yıllarda insanı huzursuz edecek kadar fazla sayıda genç eşcinselin intiharına tepki olarak kaleme aldım. Bu yazı birçok okuyucuda -maalesef- öyle büyük etki yarattı ki, bazıları yazıyı okuduktan sonra büyük bir cesaretle kendi kişisel öykülerini benimle paylaştı. Bu kitapta sekiz bölüm var; bunların her biri genel bir temayı veya konuyu temsil ediyor ve sırf insan olmaktan kaynaklanan tuhaflıklar örnekleniyor. Bu bölümlerin birincisi, “Sarkan Şeyin Evrim Hikayesi”, erkek üreme anatomisi hakkında daima bilmek istediğiniz ama bilmediğiniz her şeyi içeriyor. İkinci Bölüm’de (“Cömert Bedenler”), Doğa Ana’nın bizi birbirimizin etini yiyecek şekilde nasıl tasarlayabildiğini, neden sivilceden mustarip tek maymun olduğumuzu ve göründüğü kadarıyla banal vücut organlarımız hakkında daha bir sürü az bilinen şeyi inceleyeceğiz. Sonra, Üçüncü Bölüm’de, (“Dibe Vuran Zihinler”), sağduyumuzu söz konusu süreçte en rahatsız edici köşelere yönlendirecek oldukça pis bir beyin bilimini araştıracağız. Bu bölüm UYGUNSUZLU�A DAVET 1 17 bizi daha da şaşırtıcı bazı cinsel parafililere”, fetişlere ve durumlara eleştirel ve önyargısız olarak bakacağımız, onların gelişimsel kökenlerini, klinik teşhislerine ilişkin kuramları ve tartışmaları inceleyeceğimiz Dördüncü Bölüm’e (“Tuhaf Yatak Arkadaşları”) hazırlayacak. Eğer hayvanlarla seks yapmanın doğanın gereği yanlış olduğunu veya cinselliğin ergenlikte hormonların ilk salgılanmasıyla başladığını düşünüyorsanız, bu bölümü okuduktan sonra düşünceniz hiç beklemeyeceğiniz kadar değişebilir. “Hanımların Gecesi”nde (Beşinci Bölüm), bakışımızı özellikle kadınların zihinlerine ve bedenlerine çevireceğiz. Bu zihinlere ve bedenlere bakan eşcinsel biri olduğumu aklınızdan çıkarmayın; dolayısıyla, benim bakışım çoğu insandan biraz daha farklı. Bu arada -Nietzsche sonraki bölümün içeriği hakkında kimbilir ne söylerdi, bilemiyorum- Altıncı Bölüm’de (“Eşcinsel Bilimi: Burada Tuhaf Bir Şey Var”), eşcinselliğe ilişkin en son ve en kışkırtıcı çalışmalar üzerinde duracağız. Yedinci Bölüm’de (Çünkü İncil Öyle Söylüyor”), dinin evrilen psikolojimizden nasıl doğduğunu ve standart ölü gömme uygulamalarımızın, bizim için veya gezegenimiz için nasıl hayırlı olmadığını inceleyeceğiz. Ve kitabın son bölümünde, “Derine Doğru: Varoluşçu Laboratuvar Çalışması”, intihar, yaşamın anlamı, keyfin ve mutluluğun evrimi gibi ağırbaşlı, yürek burkucu soruları irdeleyeceğiz. Heyecanlandınız mı? Umarım öyle olmuştur. O halde, dünyada testislerin neden öyle sarktıkları ve tekme atıldığında neden o kadar fazla acıdıkları sorusunu sormaktan daha iyi bir başlangıç olabilir mi?

Jesse Bering – Penisin Şekli Neden Öyle
PDF Kitap İndir |